Ülkemize sığınan yaklaşık 4 milyon Suriyelinin yanı sıra Suriye topraklarında Türkiye milyonlarca kişiye destek oluyor. Bu destekler devam ederken yapılan bazı görevlendirmeler tepkiyle karşılanıyor. Geçen cuma günü de birçok camide yapılan atamalar eleştirildi ve Türkiye aleyhine hutbeler verildi.
DİN KULLANILIYOR
Suriye’de “Din güvenliği” bulunmadığına, önüne gelen grubun cami yaptırdığına dikkat çeken bazı kaynaklar ise son dönemde Türkiye aleyhtarlığının yaygınlaşmaya başladığını belirtti. Kuzey Suriye’de bayrağımızın yırtılması, indirilmesi, bazı illerimizde eş zamanlı olarak patlayan olayların iki ülkenin yakınlaşmasını engellemeye dönük provokasyonların parçası olduğu öne sürüldü. Ülkemizde meydana gelen olaylar hutbede “Türk ırkçılığı” olarak nitelendi. Azez’deki Meytem Camisinde cuma hutbesinde şu iddialar gündeme getirildi:
“Türkler bayrağa yapılan saldırıyı kınıyor. Ama onlar Suriyelilerin dükkanlarında Arapça yazı görmeye dayanamıyorlar. Özgürleştirilen bölgelerde Türkler bize Arap kültürüne ve dilene benzemeyen kendi dillerini dayatıyorlar. Bölgemizde yeni bir Atif Necip (Suriye’de 2011 olayların başlamasına sebep olan Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad’ın güvenlik şefi) istemiyoruz. Bizi bugünlere getiren şey, Türkiye’nin yolsuzluğa bulaşmış kişileri göreve atama politikasıdır. Türkiye tüm makam sahiplerini ve siyasi liderlerini vatandaşlığa almışken ve dünyada başka vatandaşlığa geçenlerin aday olmasına izin vermezken bu isimleri bize dayatılıyor. Kendi ülkemizde bize karşı ırkçılık yapılıyor. Barışçıl gösterilerin sürdürülmesi çağrısında bulunuyoruz.
Suriye’deki cuma hutbelerinde Türkiye hedef alındı
DAHA BETERLERİ VAR
Kuzey Suriye’deki gelişmeleri yakından izleyen bir kaynak, SÖZCÜ’ye şunları söyledi: “Son dönemlerde Türkiye aleyhine kampanya yürütülüyor. Daha beter hutbeler de veriliyor. Cuma namazlarını fırsat bilen ve Türkiye düşmanlığı aşılayan gruplar din görevlilerini kullanıyor. Hutbeler vatandaş üzerinde etkili soluyor. Bunu karşı dikkatli olunmalı. Bayrağımızı yırtma, Türkiye aleyhine gösteriler boşuna yapılmadı. Önlem alınmazsa bu tür olaylarda artış olur.”
